“Bir insanın hayatında, kendisi dışında sahip olduğu her şey geçicidir.” diyor yazar nokta atışı yaparak. Neden? Çünkü kişi ölene dek yalnızca kendisiyle 7 24 yaşamak zorundadır. Dolayısıyla da yaşamaya başlangıç noktası önce kendisi olmalı, merkezde kendisi dönmeli. Ancak bu merkezcilik bencillik değil, bilinçlilik durumudur. An’da kalmaktır, hazza takılmamaktır.
.
“Herkes yeryüzüne gelirken içinde mutluluk tohumunu da getirir.” diyor arka kapakta. Katılıyorum. O tohumun da bakımından kişinin kendisi sorumlu. Bakarsan mutluluk, bakmazsan mutsuzluk büyüyebilir. İşte yazar, buradaki satırlarla okurun gözlerinden girip okuru kendi içinde bir yolculuğa çıkarıyor. Alıntılamış olduğu güzel sözlerle de tatlandırdığı, kendi deneyimlerini de paylaştığı, okuyanda bir bilinçlilik oluşturmayı başarıyla gerçekleştirdiği Mutluluk Terapisi yalnızca bir kişisel gelişim değil, eş sürede bir psikoloji, derin düşünce betiği de.
.
Kişisel gelişim okuyan biri olarak şunu belirtebilirim ki Mutluluk Terapisi, güzel bir kıyıdaki tatlı su duruluğunda bir betik. Elime aldım, bitti. İçerisindeki birbirinden ilginç başlıklarda kısa, etkili, konunun özünü anlatması oldukça başarılıydı ki bu da akıcılık sağlamış. Geleneksel kişisel gelişim değil, bilinçli bir kişisel gelişim sunmuş. Öte yandan ilgilenenler için de çeşitli olumlamalar, çalışmalar da bulunuyor içinde. Yazarın kendisi de bu konularda uzman ki bunu okurken konunun özünü net biçimde vermesinden anlıyorsunuz.
.
Evrendeki her şey bir enerjiden oluşuyor. Biz de öyle, sözler de öyle, sesler de. Mutlu olmaya ’kendiniz olmakla başlamalısınız’ı öğütlüyor. Eril-dişil enerji, çakralar, sözcüklerin gücü gibi çekici başlıklar yer alıyor. Bazı görsellerle de desteklenmiş içerik. Okumanızı öneririm. Kendinize bir iyilik yapmış olursunuz. Çünkü siz bunu hak ediyorsunuz.
.
Betikle esen kalın.